İslam Peygamber’inin topluma önderlik etmesi üzerine

Tevbe suresindeki bir ayette Müslümanlara neden kalplerinde Allah Resulüne karşı sevginin alevlenmediği ve başkalarını ondan üstün tuttukları sorulur. İslam Peygamber’inin (sav) hidayet etme makamı ve topluma liderlik etme konumu nedeniyle müminlerin kalplerinde en sevgili olmalıdır.

Tahran Üniversitesi Kur’an ve Itret okulu öğretim üyesi Hani Çitçiyan Tevbe suresi üzerinde düşünme dersler dizisinin 26. dersinde şu açıklamalarda bulundu:

Burada İslam Peygamber’inden ve küresel uyanışta birliğin gerçekleşebilmesi için  toplumun lideri ünvanıyla ona hangi rol ve misyonun tanımlandığından bahsetmek istiyoruz. Sureyi şahsiyeti tanımak açısından inceliyoruz. İslam Peygamber’i (sav) hakkında iki tür ayet bulunmakta olup ilki Allah Resulünden bahseden ayetler ikincisi Allah Resulüne hitab eden ayetlerdir.

İlk ayetler Allah Resulünün makamını hatırlatır. İkinci gurup ayetler ise onları bilmemizi ve amellerimizde onları esas almamızdan bahseder. Toplumun liderliği  dediğimizde, liderlik ve toplumun liderliğini var edenlerin hepsini kastediyoruz.

Tevbe suresinin 1. ayetinde: “Allah ve Resulünden, antlaşma yapmış olduğunuz müşriklere karşı fesih ­bildirimidir!” berat açıklanınca, bu işle bir kişi görevlendirilir,  O da Hz Muhammed (sav)’dir.

Surenin 3. ayetinde konu şöyle devam eder:” Yine Allah ve resulünden bu büyük hac günü insanlara duyurudur: Allah ve resulünün müşriklerle hiçbir bağı yoktur. Şayet tövbe ederseniz, bu kendi iyiliğinize olur; eğer sırt çevirirseniz bilin ki siz Allah’ı âcizliğe düşüremezsiniz. (Resulüm!) İnkârcıları elem veren bir azapla müjdele!”

Allah ve Resulü hac günü bu konuyu ciddi şekilde beyan ettiler. Ayet-i Kerime’de “Allah ve resulünün müşriklerle hiçbir bağı yoktur” anlamı vardır. Bu Allah’ın kendisine değil makamına aittir.

Tevbe suresi 7. ayeti: “Müşriklerin Allah’ın yanında, peygamberinin yanında geçerli ahdi nasıl olabilir? Ancak Mescid-i Harâm yanında kendileriyle antlaşma yaptıklarınız müstesnadır. Onlar size verdikleri söze sadık kaldıkları sürece siz de onlara verdiğiniz sözde durun. Şüphesiz Allah günahtan sakınanları sever.”

Sonraki bölümde 13. ayet şöyledir:  “Yeminlerini bozan, peygamberi sürüp çıkarmaya karar veren ve size karşı saldırıyı ilk başlatan topluluğa karşı savaşmaktan geri mi duracaksınız? Yoksa onlardan korkuyor musunuz! Oysa asıl çekinmeniz gereken Allah’tır; eğer yürekten inanıyorsanız.”

Ayet müminlerin düşmana karşı  mücadelede tembel davranmamasını bu düşmanlığı ilk onların başlattığı ve savaşta neden bu kadar gevşek davrandıklarından bahseder. Bu ayet İslam toplumunun kendi Resullerine karşı yatıştırılamayacak şekilde gayretli ve hesvesli olması gerektiğini göstermektedir.

Tevbe suresi 16. ayetinde şöyle buyrulur: “Yoksa Allah sizden cihad edenleri ve Allah’tan, peygamberinden ve müminlerden başkasını sırdaş edinmeyenleri ortaya çıkarmadan, kendi halinize bırakılacağınızı mı sandınız? Allah yapıp ettiklerinizden haberdardır.”

Buradaki sohbet İslam Peygamber’ine (sav) sevginin tüm Müslümanların kalbinde olması gerektiğidir. Müminin kalbinde Allah Resulünden daha değerli kimse olamamalıdır.

4106254