IQNA

Kur'an’daki ahlaki kavramlar / 1

Haset kavramı üzerine

9:43 - May 30, 2023
Haber kodu: 3480450
Yüce Allah’ın imtihan maksadıyla, kullarına bahşettiği nimetlerin, ikram ve ihsanların yok olmasını arzu etmek şeklinde tezahür eden “haset” duygusu, tehlikeli ve son derece zararlı manevî bir hastalıktır.

Bu duygu, sadece kalpte beslendiği sürece, onu besleyeni adeta harap eden ve onun sevaplarını yakıp yok eden bir ateş gibidir. Açığa vurulup fiiliyata döküldüğünde ise, ferdi ve içtimai ölçekte pek çok münakaşa, çekişme ve çatışmanın besleyici ana faktörü olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu duygunun kaynağını ve sebeplerini bilmek, onu tedavi etmek için son derece önem arz etmektedir.

Hz Adem’in (a.s) yaratılışından sonra kan dökülmesine ve kardeş katili olmaya neden olan ilk ahlaki özellik haset ve kışkançlıktı.

Yüzyıllar sonra bile hala kışkançlık kurbanları veriliyor. Haset Hz Adem’in çocuklarının yeryüzünde maruz kaldıkları ahlaki fesatlardan biridir.

Habil ve Kabil’in hikayesine teveccüh edildiğinde bu konunun araştırılması önem arzeder.

Haset insanoğlunun başına gelen onu rezil rüsva eden ilk ahlaksızlıklardan biridir.

Haset halk arasında Allah’ın başkasına verdiği bir nimete üzülmesi, hak sahibinin elindeki nimet ve imkânların gitmesini temenni etmek ve bunun için çaba sarf etmek anlamındadır.

Kur’an-ı Kerim’de haset Habil ve Kabil, Hz Yusuf ve kardeşlerinin kıssası ve Resulullah’a haset şeklinde açıklanmıştır. Haset, Allah’ın dünyada fitne kaynağı olarak nitelendirdiği ve haset ettiği zaman haset edenin şerrinden Allah’a sığınmasını emrettiği günahlardandır. (Felak suresi)

Hased günahlardan biri sayılabilir ve insan hased tuzağına düştüğünde bu başka günahlara da zemin hazırlar. Hased ve kıskanç insan iftira atar, dedikodu yapar, düşmandır ve başkasının sahip olduğu nimeti yok etmek için her şeyi yapar. Masum imamların hasedi kötülüklerin kaynağı ve menşei olarak tanımlamalarının nedeni budur. Hz Ali (a.s) şöyle buyurmuştur: “Kötülerin başı hasettir; alçak haset sıfatının kaynağıdır.”

captcha