IQNA

Kur’an ne söylüyor? /13

Kur’an'ın en önemli ve faziletli ayeti

12:38 - June 29, 2022
Haber kodu: 3476612
Kur'an'da "Ayetel Kürsi" olarak adlandırılan ayetin içerdiği ince ve anlamlı öğretiler nedeniyle özel bir önem ve erdeme sahiptir.

Kur’an'ın en önemli ve faziletli ayetiBakara Suresi'nin 255. ayetinin Kur’an'ın en önemli ve en faziletli ayeti olarak kabul edildiğine dair Resûlullah'tan bir rivayet nakledilmiştir. Bu ayet İslam'ın başlangıcından beri ‘Ayetel Kürsi’ olarak bilinmekte ve Peygamber Efendimiz de aynı tabiri kullanmıştır. Bu ayetlere özel saygı gösterilmesi içerdiği ‘Allah kendisinden başka hiçbir İlah olmayandır’ tabiriyle ima edilen ve tüm ilahi isimlerin bağlı olduğu saf tevhid olduğunu bildiren kesin ve ince öğretilerden kaynaklanmaktadır.

Ayetel Kürsi: "Allah, O’ndan başka tanrı yoktur; diridir, her şeyin varlığı O’na bağlı ve dayalıdır. Ne uykusu gelir ne de uyur. Göklerde ve yerde ne varsa hepsi O’nundur. O’nun izni olmadıkça katında hiçbir kimse şefaat edemez. Onların önlerinde ve arkalarında olanları O bilir. O’nun ilminden hiçbir şeyi -dilediği müstesna- kimse bilgisi içine sığdıramaz. O’nun kürsüsü gökleri ve yeri içine almıştır. Onları korumak kendisine zor gelmez. O yücedir, mutlak büyüktür."

Bu ayette Allah'ın ismi ve sıfatları 16 defa zikredilmektedir. Bu sebeple Ayetel Kürsi ayeti tevhidin sloganı ve mesajı olarak görülmüştür. Lailahe İllallah (Allah’tan başka İlah yoktur) her Müslümanın kimlik kartının ilk sayfası İslam Peygamberi'nin ilk sloganı ve davetidir ve ona inanmak insanoğlu için kurtuluş kaynağıdır. Tevhid inancı, insanın gözünde tüm güçleri ve çekicilikleri azaltır. 

Allahın zatı hakkında denen ‘hayat’ kavramı onun zatında yokluk ve fena olmadığı anlamına gelir. ‘Kayyum’ ise Allahın her daim ve etraflı olarak istikrarlı olması anlamındadır. "Ne uykusu gelir ne de uyur" ise onun teveccühü dünyaya bir an kesilmediği anlamındadır ve yer ile göklerde nevarsa sahibi odur: "Göklerde ve yerde ne varsa hepsi O’nundur"

Allah'ın izni olmadan hiç kimse şefaat gücüne sahip değildir, bu da Allah'ın güç ve iradedeki birliğini yeniden tasdik eder. Buna göre, Allah'ın egemenliğini sarsabilecek her türlü put ve varlık reddedilmiştir. Şefaatçi, Allah'ın kudreti üzerinde müstakil bir güç değil, bilakis o, kendisinden bir nûrdur ve şefaat makamı, dilediği kimseler içindir. (yalnız onun izni ile olabilir).

Kürsi kelimesi bildiğimiz taht manasında olmayıp Allah’ın şanına layık mahiyetini ancak kendisinin bildiği bir varlıktır. Belki Allame Tabatabai'nin dediği gibi Kürsi, Allah'ın iliminde kimsenin ölçemeyeceği mertebelerden biridir. Allah’ın gökler ve yer üzerindeki gücünü ve hakimiyetini ifade eder.

Sonsuz ilmin Kürsi kelimesiyle ilgili olduğu anlaşılmaktadır. "Onların önlerinde ve arkalarında olanları O bilir" ifadesi aynı zamanda Allah’ın bugünü ve geleceği sonsuz ilmine de işaret eder. Zaman ve mekanda yayılan herşeyin Allah’ın ilmi olan tek bir yerde olduğuna işaret eder, bu İlahi bir ilimdir ki buna Kürsi denilmiştir.

İlgili konular
captcha